Kehf (mağara), bir dağın içindeki geniş oyuk anlamına gelir. Geniş olmayanına ğar (mağara) denir. En-Nakş, Enes b. Malik'ten şöyle rivayet etmiştir: Kehf, dağ demektir. Ancak bu, dilde iyi bilinen bir anlam değildir. "Rakım" hakkında âlimlerin farklı görüşleri vardır. İbn Abbas şöyle demiştir: Kur'an'daki her şeyi biliyorum, ancak dört şey hariç: Bunlar: Gislin (el-Hakka, 36), Hannan, (Meryem, 13), Avwah (et-Tevbe, 114) ve Rakım'dır. Bir keresinde kendisine Rakım hakkında soru sorulduğunda şu cevabı vermiştir:

Ka'b, Rakım'ın çıkıp gittikleri bir kasaba olduğunu iddia etmiştir. Mücahid, Rakım'ın bir vadi olduğunu söylemiştir. Es-Süddi dedi ki: Rakım mağaranın üstündeki kaya parçasıdır. İbn Zeyd de dedi ki: Rakım Allah'ın durumunu bizden gizlediği ve olayı bize açıklamadığı bir kitaptır (yazıdır). Başka bir grup da dedi ki: Rakım bakır levha üzerindeki bir yazıdır. İbn Abbas da dedi ki: Kafirlerin kendilerinden kaçan gençlerin olayını yazdıkları ve bunu kendileri için tarihin başlangıcı olarak kabul ettikleri, kaçtıkları zamanı, kaç kişi olduklarını ve kimlerle birlikte olduklarını kaydettikleri kurşun bir levhadır. El-Ferra da dedi ki: Rakım isimlerini, soylarını, dinlerini ve kimden kaçtıklarını yazdıkları kurşun bir levhadır. İbn Atiyye de dedi ki: Bu rivayetlere göre bu toplum, olayları tarihleriyle birlikte kaydeden bir toplumdu. Bu, o ülkenin önemli bir faziletidir ve faydalı bir şeydir.

Bütün bu görüşler "Rakım" kelimesinin anlamından türemiştir. "Yazılmış bir kitaptır" (Mutaffifin, 9) emri de buradan gelmektedir. "El-Erkam" (çok zehirli bir yılan türü) ismi, çizgilerinden dolayı buradan gelmektedir ve suyun aktığı ve saptığı yer anlamına gelen "Rakmatu'l-Vadi" kelimesi de buradan gelmektedir. İbn Abbas'tan rivayetler arasında bir çelişki yoktur. Çünkü o, ilk görüşü Ka'b'dan duymuştur. Daha sonra Rakım kelimesinin anlamını öğrendikten sonra ikinci görüşü dile getirmiş olması mümkündür.

Said b. Cübeyr de onun şöyle dediğini rivayet eder: İbn Abbas, Ashab-ı Kehf'i kastederek şöyle demiştir: Bu gençlerin kaybolduğu anlaşılınca, yakınları onları bulmaya çalıştılar. Bulamadılar. Durum hükümdara arz edilince şöyle dedi: Gelecekte çok önemli bir durumları olduğu ortaya çıkacaktır. Sonra kurşundan bir levha hazırlattı, üzerine isimlerini yazdı ve hazinesine koydu. Bu levhaya "Rakım" adı verilir.